Selam,

BizimAlem'e hoşgeldiniz sitemizde işlem yapa bilmek için lütfen üye olunuz

Dikkat: SİTEMİZDE İNDİRMİŞ OLDUGUNUZ DOSYALARDAN BİLGİSAYARINIZA GELEBİLCEK SORUNLARDAN BİZ SORUMLU DEGİLİZ LÜTFEN İNDİRDİKTEN SONRA MUTLAKA VİRÜS TARAMASINDAN GECİRMENİZ ÖNEMLE DUYRULUR...
Selam,

BizimAlem'e hoşgeldiniz sitemizde işlem yapa bilmek için lütfen üye olunuz

Dikkat: SİTEMİZDE İNDİRMİŞ OLDUGUNUZ DOSYALARDAN BİLGİSAYARINIZA GELEBİLCEK SORUNLARDAN BİZ SORUMLU DEGİLİZ LÜTFEN İNDİRDİKTEN SONRA MUTLAKA VİRÜS TARAMASINDAN GECİRMENİZ ÖNEMLE DUYRULUR...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 MeditASyon acıkLaması Ve MeditASyon Yapılısı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin


Mesaj Sayısı : 288
Kayıt tarihi : 22/07/09
Yaş : 33
Nerden : ankara

MeditASyon acıkLaması Ve MeditASyon Yapılısı Empty
MesajKonu: MeditASyon acıkLaması Ve MeditASyon Yapılısı   MeditASyon acıkLaması Ve MeditASyon Yapılısı Icon_minitimeCuma Ağus. 14, 2009 2:22 pm

İşte tüm yapmanız gereken :

KENDİNİZ DAHİL HER ŞEYİ VE HERKESİ TAMAMEN ÖZGÜR BIRAKIN.

Süresi: Hiçbir süre kısıtlaması yok. Çünkü bu, bizim gerçek doğamız, özel bir yöntem veya teknik değil.


Yapmamız gereken sadece bu mu?
Evet, sadece bu.

Tam olarak anlamıyorum; ne demek özgür bırakın?
Yani kendiniz dahil her şeyi ve herkesi tamamen kendi haline bırakın.
Tüm vücudunuzu, ağrılarınızı, hastalıklarınızı, gerginliklerinizi, sıkıntılarınızı, korkularınızı, isteklerinizi, sevinçlerinizi, kederlerinizi, zihninizdeki bütün düşünceleri, hayallerinizi, geçmişi, geleceği, kendi dışınızda olup biten her şeyi, tümüyle kendi hâline bırakın. Gördüğünüz, hissettiğiniz, farkına vardığınız her şeyi bütün sevimli ve sevimsiz, güzel ve çirkin, iyi ve kötü, olumlu ve olumsuz tüm yönleriyle görmeye ve hissetmeye tamamen açık olun.
Gördüğünüz, duyduğunuz, hissettiğiniz ne olursa olsun onlara ilgi göstermeyin, onlarla konuşmayın, onların üstüne yoğunlaşmayın, onlarla tartışmayın, onlarla kavga etmeyin, onları içinizde itmeyin ve çekmeyin.
Duygularınızı, gönlünüzü, kalbinizin sıcaklığını açın, kesinlikle sınırlamayın; özgür bırakın.
Kendiniz dahil hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi kontrol etmeyin.
Tüm kontrolleri terkedin.
Her şeyi salıverin.
Kendinize hiçbir sınır, hiçbir limit, hiçbir kural koymayın.
Bırakın, yaşam özgürce, dilediği gibi aksın.
Kendiniz dahil herşeyi ve herkesi tamamen özgür bırakmak, insanı sapkınlığa götürmez, yanlış ve tehlikeli şeyler yaptırmaz mı ?
Hayır.
Bu, insanların en zararlı ve en tehlikeli kör inançlarından biridir.
Kendiniz dahil herşeyi ve herkesi tamamen özgür bırakmak, insanı sapkınlığa götürmez, yanlış ve tehlikeli şeyler yaptırmaz.
Aksine kendiniz dahil herşeyi ve herkesi tamamen özgür bırakmadığınızda sapkınlığa düşer, yanlış ve tehlikeli şeyler yapar ve sayısız problemler üretirsiniz.
Her şeyi ve herkesi özgür bırakmak, mükemmelliğin ortaya çıkmasını sağlar.

Her şeyi ve herkesi özgür bırakmak, nasıl mükemmelliği ortaya çıkarabilir? Mükemmelliği sağlamak, o kadar kolay mı?
Evet.
O kadar kolay.
Yaşamlarımızın tüm akışı zaten mükemmeldir.
Mükemmelliği yaşamamızı ve görmemizi engelleyen tek şey, içimizdeki ve dışımızdaki her şeyden ve herkesten tamamen özgür kalamayışımızdır.

Söylendiği gibi uyguluyorum herşeyi ama kendimi mükemmel hissetmiyorum. Neden ?
Bedensel olarak sayısız defalar tekrardoğuşlar yaşadığınız. Ve Kendinizi yanlış tanımanızdan dolayı yaşadığınız hatalarla dolu yaşamlar, kişiliğinizde sayısız, çelişkili ve karmaşa dolu yapılar ve ağır koşullanmışlıklar üretti. Sizin, mükemmelliğin gerçek etkisini hissetmenize ve duyumsamanıza engel olan da işte o yapılardır.
Burada bahsedilen meditasyonu, aynen söylendiği gibi ve yaşamınızın her anına yayarak uyguladığınızda, mükemmelliği daha çok yaşayacak ve hissedeceksiniz.
Henüz birşey hissetmiyor olmanız, meditasyonu uyguladığınızda mükemmelliğin sizde çalışmaması demek değildir. Meditasyonu aynen söylendiği gibi uyguladığınızda mükemmellik mutlaka işler. Bu kesindir.

Meditasyon, aynı zamanda her insanda aynı sonuçları gösterir mi ? Göstermezse neden ?
Hayır, göstermez.
Herkesin kişiliğindeki çelişki ve karmaşalar ağı, herkeste farklı büyüklükte ve yapıdadır. Bu nedenle aynı zaman dilimi içinde alınan sonuçlar da her insan için farklı olur.

Bu kadar basit bir şey insana nasıl faydalı olabilir?
Bir şey ne kadar basit ve ne kadar sade ise o şey o kadar faydalı demektir. Bu, yaşamın temel kuralıdır. Ne kadar faydalı olduğunu ancak uygularsanız anlayabilirsiniz.
Deneyin ve sonucu görün.

Bu meditasyon nedir, ne işe yarar?
Her yönüyle sizi olumlu etkileyen doğal bir dinlenme şeklidir.
Zamanla biriktirdiğimiz tüm stresleri ve bizi mutsuz eden bütün hatalı yönlerimizi çözerek, onlardan tamamen kurtulmamızı sağlar.

Bu meditasyona başlayıp bir süre sonra bırakırsam bunalıma girer miyim veya başka sorunlar yaşar mıyım?
Meditasyonu terk ettiğiniz için bunalıma girmez ve herhangi bir sorun yaşamazsınız. Eğer yaşarsanız, meditasyonu terk ettiğiniz için değildir.

Peki nedir?
Kaderinizdir.

Bu meditasyonun faydaları nelerdir?
Sizi,
daha mutlu,
daha huzurlu,
daha kendine güvenen,
daha korkusuz,
daha hoşgörülü,
daha coşkulu,
daha neşeli,
daha doyumlu,
daha yaratıcı,
saf aşkı daha çok yaşayan,
hem ruhsal, hem psikolojik, hem sosyal, hem de bedensel yönden ( vücudumuzda cerrahi müdahale gerektiren durumlar hariç ) daha sağlıklı, daha sorunsuz
bir kişi haline getirir.

Ve tüm çözülmelerin ve saflaşmaların bitmesi ile de son olarak, hiç hata yapmayan, mükemmel davranan, mükemmel yaşayan, tamamen korkusuz, tamamen zararsız bir kişilik olursunuz.
NOT: Mükemmel olma halini zihninizle anlamaya çalışmayın, bu mümkün değil. Çünkü herşey gibi, mükemmel olma halini de zihninizle anlayamazsınız. Onu anlamak için, yaşamak zorundasınız. O yüzden sabredin, zihninizi gereksiz birçok soruyla yormayın. Sadece en tepede büyük harflerle yazılanı hiç tavizsiz işletin, bu yeter. Zamanla ne demek istediğimizi, yaşayarak göreceksiniz.

Bu basit şey nasıl oluyor da bütün bunları sağlayabiliyor?
Gerçekte biz bunlara zaten sahibiz. Ancak farkında değiliz.
İşte meditasyon, zaten sahip olduğumuz tüm bu özelliklerimizi ortaya çıkartarak onları yaşamamızı sağlar.
Meditasyonun yaptığı tek şey budur.

Burada anlatılanlar benim için yeterli değil. Daha çok ayrıntı ve bilgiyi nerede bulabilirim?
www.kendinitanimak.com adresinde DOĞAL VE ETKİLİ DİNLENME başlıklı yazı, burada anlatılan meditasyonu anlatır.
Bu yazıda ihtiyacınız olan hemen her ayrıntıyı bulacaksınız.
Bu sitedeki yazılar, gene aynı yazar tarafından yazılmıştır.
Ayrıca çıkabilecek sorunlar ve her konudaki sorularınız için etinmustafa@yahoo.com adresine yazın veya en alttaki iletişim formunu doldurun. Mutlaka cevap verilecektir.
TamaMıyLa ALınTIDIR!!

2?
Düzenli olarak meditasyon yapmak için, evinizin, diğer insanlardan, gürültüden, rüzgárdan, yanıp sönen ışıklardan uzak, rahat ve sessiz bir köşesi en uygun yerdir.

irisi ağladığında, üzüldüğünde, zihnini düşünceler işgal ettiğinde, o an hangi ruh hali içindeyse o hali paylaşmak, o hali süratle yaşamasını ve tüketmesini sağlamak çok daha doğru görünüyor bana. Çünkü insana dair her ne varsa geçip gidiyor. Sevgilin doğum gününü unuttu, kızıyorsun. Ne kadar kızarsan kız bir süre sonra geçiyor. Aşk acısı çekiyorsun gün geliyor, o da kayboluyor. Üzülüyorsun, güzel sözler duymak istiyorsun, sevgi sözleri işitmeye muhtaç oluyorsun ve bir süre sonra bu da yok olup gidiyor. Bu ruh halleri ve takıntılar gökyüzünde rüzgarla süreklenen bulutlar gibi. Durmaksızın hareket ediyorlar. Bunu idrak edince biliyorsun ki hava durumu değişecek, üzüntü, kızgınlık, sıkıntı, takıntı, özlem, her ne yaşıyorsan bir süre sonra geçip gidecek.

Sıkıntın olduğunda, sıkılmamaya çalışmak, sıkıntının daha uzun sürmesine sebep olur. Sen sıkılmamaya uğraştıkça, sıkıntı gözünün önünden gitmez, akıp giden bulutlar bir fotoğraf gibi havada asılı kalır. Endişeler, panik atak ve sosyal fobi halini alır. Kendini bırakırsan, içinden geldiği gibi o sıkıntıyı yaşarsan çok geçmeden kaybolduğunu görürsün. Burada önemli olan yaşadığın ruh halinin farkında olman. Gökyüzünü kaplayan kara bulutların geçip gideceğini, mavi gökyüzünün tekrar ortaya çıkacağını bilen biri gibi kendini seyretmek yerine, o kara bulutları kendinle özdeşleştirirsen, o kara bulutlar içinde kaybolur ve kendini farkedemezsin.
İçinde olanları seyret. Küfür etmek mi istiyorsun, küfret! Kalkıp tepinmek mi istiyorsun, hemen kalk tepin! Bağırmak mı istiyorsun, yüzünü bir yastığa göm ve içinden geldiği gibi bağır. Tüm bunları yaparken ne yaptığının farkında ol. Bağıran, tepinen, küfreden kendini seyret. Bunları yaparken kendini nasıl seyredeceğini bilemeyebilirsin. İnsan bir yandan bağırırken diğer yandan nasıl sessizce oturup, sinema salonunda bir film seyreder gibi kendini seyredebilir? Bu çelişkili görünür. Fakat değildir. Meditasyon bu noktada herkesin işine yarar.

Meditasyon Nasıl Yapılır?
Rahatsız edilmeyeceğini bildiğin rahat bir yere uzan. Gözlerini kapa. Hızla nefesini içine çek, ta ki daha fazla nefes alamayıncaya kadar. Daha fazla nefes alamadığın noktada nefesini hızla dışarı ver. Kumsalda oturup dolunay zamanı gökyüzünü seyrettiğin bir geceyi hatırla. Dalgalar kumsala gelir ve geri çekilir. Bunun bir ritmi vardır. Dalgalar gelir ve kum taneleri arasında içi hava dolu binlerce kabarcık oluşur. O kabarcıklar insanda güzel bir his bırakan hışırtı sesini yaratarak patlarken deniz geri çekilir. Nefes alıp verirken o ritmi yakalamaya çalış. Dalgaların kumsalı okşaması gibi nefesini al ve geri çekilmesi gibi nefesini bırak. Nefesini hızla al ve hızla ver. Bunu yapmak için dikkatini nefesinde topla. Aksi halde çok geçmeden uykuya dalarsın Onbeş yirmi kez nefes alıp verdikten sonra bedenin gevşeyecek ve oksijene doyacak. Daha fazla havaya ihtiyacın olmadığını fark ettiğin bir anda, nefesini son bir kez dışarı ver ve bekle. Nefes alma. Nefes verme. Sadece bekle. İlk zamanlar, nefessiz kalacağın endişesiyle ufak bir rahatsızlık hissedebilirsin. Bu normaldir. Nefessiz kalacağın endişesini yaşadığın anda tekrar, hızla, olabildiğince çok nefes al ve takiben hızla ciğerlerini boşalt. Havasız kalmana imkan yok, rahat ol, tüm kontrol senin elinde. Tekrar nefes al, nefes ver ve bekle. Nefes almaksızın beklediğin o noktada kendini güvende hissettiğinde, kendini seyretmeye başla. Nefes alma ihtiyacı tekrar oluşana dek öylece bekle.

Kendini seyretmek nasıl olur?
Bir süre hızla ve derin nefes alıp verdin. Bedenin havaya doydu. Bir noktada nefes almayı bıraktın. O noktaya dikkat et. O noktada kendini görebilirsin. İlk tecrübelerinde farkedemeyebilirsin, bu çok normal. Sen bir gün farkına varana dek, günlük hayatın içinde düşünceler ve duygular kendiliğinden oluşur ve sen bunların içinde sağa sola, içeri ve dışa savrulursun. Nefes almayı bıraktığın o zaman diliminde düşüncelerin ve duyguların nasıl oluştuğunu görebilirsin. Çok geçmeden farkedersin ki sen dev bir okyanus üzerinde seyahat eden bir balıkçı kayığı gibi narinsin. O kayık hep orada olmuş, fırtınalarda savrulmuş, güneşli ve açık günlerde güneş ışığıyla kavrulmuş, üzerine yağmurlar yağmış ama tüm bunlar olurken kendini hiç farketmemiş. Aynı bu kayık gibi okyanus yüzeyinde gezindiğini görüverirsin. Yeterince sessiz kalır ve beklersen, bir anda, okyanus yüzeyine bir şişe çıkıverir. Sanki diplerden bırakılmış ve içinde hava olduğundan yüzeye fırlamış gibidir. Şişe yüzeye vardığında, içinde bir not olduğunu görürsün. Şişeyi açar, içindeki kağıda bakarsın. Kağıtta şöyle yazıyor olabilir: “Karnım Aç, Yemek Bul” ya da “Seks Yap!” ya da “Tuvalete Git!” Düşünceler böyle oluşur. Duygular böyle oluşur. Nefes almayı bıraktığın o noktada kendini görebilirsin. Aynı okyanus yüzeyine çıkan şişe gibi. O şişenin içinde ne yazdığına bakmak gibi.
Günlük hayat içinde, okyanus yüzeyine sayısız şişe çıkar. Öyle ki her bir şişeyi açmak, içinde hangi mesaj yazıyor okumak zorlaşır, hatta imkansızlaşır. Endişe içinde o şişeleri yakalamaya ve içinde yazan mesajı bulmaya uğraşırsın. Bulduğun mesajları okur, ne yapman gerektiğine karar verirsin. Bazı durumlarda ne yapman gerektiğini bilemezsin ve endişelenir ya da bir yerde sıkışmışsın gibi kapalı yer korkusu sarar içini. Ne yapmakta olduğunu fark ettiğinde şişelerin sayısı hızla azalır. Huzuru hissetmeye başlarsın. Bir süre sonra okyanusa dalar, derinlere doğru süzülürsün. Önce korkarsın. Sonra o dalışları sever ve ararsın.
Nefes almayı bıraktığın o noktada düşünce ve duyguların sana ulaştığı anı yakala. Başlarda düşünce ve duyguları yaşayıp bitirdiğinde farkedeceksin. Sonra düşünce ve duygularını yaşarken farkına varacaksın. Devam ettikçe, giderek düşünce ve duyguların başladığı anı yakalayacaksın. O anı yakaladığında düşünce ve duygunun kendiliğinden kaybolduğunu deneyimleyeceksin. Farkına vardığın anda düşünce ve duygular kaybolur. Onların orada var olma sebebi seni haberdar etmektir. Sen farkına vardığında görev tamamlanır. Daha fazla zihnini meşgul etmelerine gerek yoktur.
Bunların hepsi tek bir meditasyon sırasında gerçekleşmez.
Önce dalgaların bir kumsalı okşaması gibi, aynı o ritmde nefes alıp ver. Nefesini hızla al, hızla ver. Ciğerlerini alabildiği kadar havayla doldur ve arkasından boşalt. Havaya doyduğunu anladığın bir anda, son kez nefes al, ver ve o noktada nefes almayı kes. Bunu hergün fırsat buldukça tekrarla. On dakika, beş dakika, yarım saat, içinden geldiği gibi. Düşünce ve duygularını farketmekte ustalaştığında okyanusa dalabilir ve bedenini keşfetmeye başlayabilirsin. Bu çok eğlencelidir. Çok keyifli bir deneyimdir. Kendi bedeninde seyahate çıkmak gibidir. Her birimiz kendi evrenlerimizde yaşıyoruz. O evreni keşfe çıkmak, keşfedilmemiş yerlere ulaşmak, insanın kendinde var olduğunu bilmediği pek çok şeyi keşfetmesini sağlar.

Dın DusunurLErının Bakıs ACısı
HİNDUİZM
İnsalar arasında ululuğa erişenler her kimler ise, buna meditasyonun ödüllerinden biri olarak sahip oldular.
Meditasyonun önünde saygıyla eğilin.
Her kim meditasyonun kutsallığı önünde eğilirse, meditasyon sürüp giderken o kimsenin özgürlüğü de sınırsız devam edecektir.
Chandogya Upanişad

JAİNİZM
Her şeyden vazgeçebilen ve hayat hakkında meditasyona dalan kimse ruhu meditasyonla temizlenmiş kimsedir.
Denizdeki gemiye benzetilebilir. Sahile ulaşan bir gemi gibi oda zorlukları aşmıştır.
Sutra-Kritanga Sutra


SIKHİZM
Dünya bir okyanustur, geçilmesi zor.
İnsanoğlu onu nasıl aşacaktır?
Suda ıslanmayan bir nilüfer gibi,
deredeki bir su kuşu gibi.
Tam anlamıyla meditasyon yaparak
dünya etkilerinden korunun.
Guru Nanak



TAOİZM
Boş olamak için her şeyi yapıyorum;
Kuvvetle sezsizliğe sarılıyorum.
Sayısız varlık birlikte ayaklanıyor.
Ve ben onların düşünü gözlüyorum.
Çoğalan varlıkların hepsi asıllarına dönüyorlar.
Kişinin aslına dönüşü sükünet demektir.
Tao-Te King



BUDİZM
Sekiz Soylu yol:
Dğru Anlama
Doğru Düşünme
Doğru Konuşma
Doğru Davranış
Doğru Geçim düzeni
Doğru Manevi Çaba
Doğru Konsantrasyon
Doğru Meditasyon.



MUSEVİLİK
Allah, kalpten olanı ister.
Talmud



HİRİSTİYANLIK
Ne işte orada, ne işte burada diyecekler; Çünkü Allah'ın saltanatı senin içinde.
İncil,St. Lukas 17/21

İSLAMİYET
Rabbini gönülden ve korkarak
içinden hafif bir sesle sabah
akşam an; gafillerden olma.
Kur'an El-Araf 205
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://bizimalem.ace.st
 
MeditASyon acıkLaması Ve MeditASyon Yapılısı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kültür-Sanat » Edebiyat :: Parapsikoloji-
Buraya geçin: